Türkiye’de üniversite sistemi eleştirilir hemen yeni ve büyük bir üniversite inşa edilir.
Yönetimden, demokrasi eksikliğinden şikayet edilir Cumhurbaşkanlı Sarayı dikilir karşınıza tüm haşmetiyle.
Adalet Sistemi, güvenlik , polis şiddeti dersiniz, Ooopss, hemen üç beş yeni şatafatlı bina, afilli yeni kıyafet, jan janlı ekipman siparişi verilir.
Barınak problemi niye farklı olsun ki, barınak sistemi işlemiyor diye şikayet edenlere karşı, en büyük barınağı biz inşa ederiz, hatta barınak gezegeni kuracağız hırsına kapılır Türk insanı. Sonuçta bilmeyen gözler için inşaat, proje ne kadar büyükse, o kadar büyük ve iyi görünür Türk usulü çözüm.
Türk usulü diyorum çünkü hiç bir hükümet döneminde değişmemiştir bu çözüm anlayışı. Reklamı daha kolaydır, inşa edilen şeylerin. O yüzden liderlerin hepsi seçim konuşmalarına biz onu inşa ettik, bunu inşa ettik diye başlar.
Karlıdır üstelik hem inşaat sektöründe çalışanlar, hem de liderler için. Oy getirir, para getirir, karşılıklı iyilik anlaşmaları getirir, yan ceplere refah getirir. Karın oranı ve niteliği değişse bile Türk usulü çözümün her dönemin favorisi olduğu gerçeği değişmez.
Sonuçta sisteme dair problemin çözümü zordur. Kim uğraşacak şimdi tüm barınak sistemindeki yanlışları ve o yanlışları oluşturan insanları değiştirmekle.Sistemi düzeltme çalışmaları, elle tutulur, gözle görülür değildir kimi zamanlar. Halbuki binalar öyle mi. Koskaca inşaat. Elinle tık tık vurursun, aha duvar, hissedersin.
Şimdi kim barınakların bütçesini, görevlilerin sorumluluklarını yerine getirip getirmediğini kontrol edilecek?
Hayvanların birbirini yediği, açlıktan öldüğü, köpeklerin fiziksel ve psikolojik sağlığını tahrip eden barınaklardaki sorumlular bulunacak, işten atılacak, hayvana kötü muamele nedeniyle cezalandırılacak.
Hayvan haklarına saygılı, işinde profosyonel yöneticiler, veterineler, köpek psikologları, eğitmenler, davranış uzmanları atanacak. Oyyy, oyyy! Uzun işe katlanamayız biz.
Onun yerine Türk üsulü çözümü işletelim, işte size anlı şanlı Kısırkaya Hayvan Barınağı Projesi
Kısırkaya Projesi Neden Yanlış

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş hayatında hiç köpek bakmamış olacak ki, “ 5 yıldızlı otel konforunda” diye tanımlıyor Kısırkaya Hayvan Barınağı ve Rehabilitasyon Merkezini. Gel Topbaş’cığım ben sana pati pati anlatayım projendeki yanlışları ve neden 5 yıldızlı otel konforunda olmadığını.
Pati 1. Hiç bir barınak 5 yıldız konforunda değildir. Köpeklerin fiziksel ve psikolojik sağlığı için yemek ve güvenli alanın ötesinde egzersiz, sosyalleşme, sevgi gibi ihtiyaçları vardır.
Pati 2. Güvenli alan sadece kapalı bir alan demek değildir. 20 köpek için 500m2lik alan, sağlıklı köpekler için bile son derece güvensiz bir alandır, sağlık sorunu yaşayan köpekler için ise cehennemin öteki adı olur.
Pati 3. Köpeklerin bireysel alanı, onlar için önemlidir. Kaç köpek ne kadar alanda yaşayacak, hangi köpekler birlikte yaşayacak sorularının köpek eğitmenler ve köpek davranış uzmanları tarafından verilmesi gerekir. Köpekleri toplu alanda barındırma, herkesin kafasına göre yapacağı iş değildir. Bu konuda profosyonel, aklı başında hiçkimse, 10’dan fazla yaşlı ve engelli köpeği 500m2 lik alana sıkıştırmaz.
Pati 4. Ameliyattan çıkmış bir köpek için ideal ortam, tek başına dinlenerek, iyileşebileceği ortamdır.
Pati 5. Barınakta sadece hasta ve engelli köpeklerin sürekli kalacağını, diğer köpeklerin ise kısırlaştırma ve tedavilerinin yapılarak geri bırakılacağını söylüyorsun. Yaşlı, engelli, yaralı, ameliyattan çıkmış, kısacası acı içindeki köpek, kendini sürekli tehdit altında hisseder. 20 köpekle birlikte olmak, bu durumdaki köpeğin stresten kaynaklı davranışlar geliştirmesine neden olur. Agresyon bu davranışlardan sadece biridir. Sağlık problemi olan 20 köpek, kaçacak yerin olmadığı 500m2’lik alanda kavga ettiğinde bu köpek kavgasını kim, nasıl ayıracak ? Stresten kaynaklı davranış geliştiren bu köpekler dışarıda birini ısırdığında,köpeğin böyle bir davranışı geliştirmesinin sorumlusu olmaya hazır mısın ?
Pati 6. Merkezin temel amacı tedavi ve rehabilitasyon ise, şehir içinde, ulaşımı kolay bir yerde olmalıydı. Şehir içinde, trafik kazasında yaralanmış bir köpeği barınağa getirmek için yyolda harcanacak saatlerin, sırf mesafe nedeniyle hayatını kaybeden patilerin hesabını verebilecek misin ? Mahalleli kısırlaştırılması gereken köpeklerini barınağa nasıl getirecek? Herkesin zamanı ve parası bol değil. Vakit harcanacak, benzin parası, taksi parası harcanacak.
Pati 7. Merkezin 1650 köpek kapasiteli olduğunu söylüyorsun. 1650 köpeğin bakımını yapmak iyi güzel de, yeterli kapasite var mı bunun için?
ABD Barınak Veterinerleri Birliği , Hayvan Barınaklarında Standart Bakım Kılavuzundaki değerleri kullanarak, her köpeğin sadece beslenmesi ve bakımı için ( bu sağlıklı köpekler için geçerli, özel bakım gerektiren köpeklerde ve yavru köpeklerde bu süre artacaktır ) minumum süreler temel alındığında 15 dakika harcanacaktır. 1650 köpek için harcanacak toplam minimum süre 24750 dakikadır.
Bakıcıları haftada 7 gün ve izinsiz çalıştırmayı düşünüyorsan toplam 52 bakıcıya ihtiyacın var. Hafta sonu, yıllık izin ve özel bakıma muhtaç köpekleri eklediğinde 62-72 arasında bakıcı.
Yine barınak bakım kılavuzlarındaki değerleri kullanarak personel ihtiyacın şöyle olur. Burada kalan köpekler engelli, yaşlı köpekler ve kısırlaştırılan, tedavi edilen köpekler olduğu için veterinerlerin hiç bir köpeğe özel ilgi göstermeden, fabrika gibi çalışsa bile en az 100 veterinere, bir o kadar hayvan anestezi uzmanı, veteriner teknisyeni , hemşiresi gerek.Bu kişilerin günde 8 saat, haftada 5 gün çalışacaklarını ve yıllık izin kullanmaları için ise sen her grup için 10 kişi fazladan ekle. Normalde her barınakta olması gereken, köpeklerin toplu halde yaşadığı barınaklar için ise aslında zorunluluk olan köpek psikologu, davranış uzmanı, eğitmeni ihtiyacından bahsetmiyorum bile.
Pati 7. Topbaş, sana inanmak istiyorum, ancak bunca yıllık patilik tecrübemle benim tahminim, yeterli kalifiye personel alınmayacak ve Kısırkaya’da diğer tüm barınaklar gibi hayvanlara işkence merkezine dönecek. Arada bir pet-skandallara konu oldukça, temizlenecek, mama gönderilecek. Benzer durumda olan yüzlerce barınak olduğundan zamanla unutulacak, önemini yitirecek. O zaman geldiğinde pet-skandallara konu olmak bile temizlemek ya da besleme yapmak için geçerli bir neden olarak görünmeyecek gözüne.
Pati 8. Kısırkaya merkezinin inşaatı için harcanan parayla, mevcut barınakların kalifiye personel alınabilir, barınakların yapısal eksiklikleri tamamlanabilir, burada yaşayan köpeklerin sağlık ve beslenmesi için gereken ihtiyaçlar karşılanabilirdi.
1650 hayvan kapasiteli barınak yapmak, yine Türk usulü çözümlerin bir örneği. Fakire kömür, lastik ayakkabı, makarna, çocuklarının eğitimi için kitap, kalem gönderelim ama hiç birinin o yardımlara ihtiyaç duymadan, kendi ayaklarının üstünde durabileceği, kitabı alan çocuğun tüm eğitimini rahatça tamamlayabileceği sürdürülebilir bir proje yaratmayalım.
Yaptığımız yardımların çokluğuyla övünelim, niteliği unutalım gitsin. 1650 köpeğe yardım etmek bir yana , onları daha kötü duruma düşürecek Kısırkaya gibi bir merkez yerine, mevcut ufak kapasiteli barınaklar, hayvanların hem tedavi edildiği, hem de eğitildiği gerçek rehabilitasyon merkezlerine dönüştürülseydi. Barınak köpeklerinden korkan, onların davranış problemleri olduğuna inanan insanların bakış açısını değiştirecek bir şeyler yapılsaydı. Bu ufak ama sevgi dolu, eğitimli köpeklerle dolu barınakları ziyaret eden herkes bir pati sahiplenerek oradan ayrılıyor olsaydı. Daha güzel olmaz mıydı?
Siz bu yazıyı okuyanlar, en azından konu hakkında hassas olduğunuzu gösterdiniz. Şimdi gidin bir şeyler yapın. İmza kampanyasına katılın ( Change org: Sarıyer -Kısırkaya Köpek Toplama Kampı Kapatılsın ) ya da kapatılmıyorsa bile hayvanların gerçekten tedavi görebilecekleri ve iyileşebilecekleri bir merkez olabilecek şekilde düzenlemelerin yapılması için yetkililerle görüşün.
Bu arada unutmadan, köpeğiniz yoksa gidin ve bir köpek sahiplenin. Köpek sahiplenme şansınız yoksa, köpek sahibi olmadan, köpek sevgisini yaşayabileceğiniz seçeneklere bakın. Koruyucu aile olun, mahalledeki köpekleri besleyin, onları sevin.
Yorum yazabilmek için oturum açmanız gerekir.